Kafamda Yoga Halleri

Hayatımı yogadan önce ve sonra diye ayırsam sanırım abartmam. Müthiş düzenli bir yoga pratiğim olmadı, belki instagramlık fotoğraflar (!) da çekemedim ama yoganın bana en güzel verdiği öğreti "anı yaşamak" ve "farkındalık" oldu. Belki çok klişe olacak ama bunları bir kere hayatına sokanlar ne kadar da kıymetli olduğunu anlarlar. Ve artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını da.
Yoganın bana verdiği bu dersi beynimde hep pratik hale getirmeye çalıştım. Az önce aldığım nefesi bir daha alamayacağımı bilmek, şimdinin değerini anlamak, yürürken rüzgarı farketmek gibi sonsuz çeşitlendirebileceğim bu derslere hamileyken de hem fiziksel olarak yoga pratiği yaparak hem de ruhumda bunu yaşamaya çalışarak devam ettim. 

Gel görelim, sonra işler sarpa sardı. Bir oğlum oldu. Her yaptığı hareketi sadece o anda yaşayarak, geçmişi ve geleceği düşünmeden şimdiyi yaşayan minik bir insan kucağıma geldi. Bense tüm şaşkınlığım ile şimdiyi yaşamayı bırakıp bir taraftan ona nasıl bir gelecek vereceğime odaklanıp bir taraftan da davranışlarımda geçmişin izlerini yakalamaya ve sorgulamaya çalışıyordum. Şimdiki an ise bir anda gelen analık hissiyle otomatik olarak bir şekilde yaşanıyordu; açsa emziriyordum, kakasını yaptı ise bezini değiştiriyordum.

İşlerin yolunda gitmediğini meme reddi yaşadığımda, uyku öncesi tavan yapan stresimde, ek gıdaya başlarken fark ettim. Onu hiç bir şekilde hiç bir şey için zorlamamam gerektiğini meme reddi yaşadığımda anlamıştım, ama bunu gerçekten yapabilmem daha uzun zaman aldı.

En çok zorlandığım konu ise uyku idi. Sanırım bebekliğimde yaşadığım uyku sorununu bir şekilde bebeğime aktarıyordum ve uyku öncesi ikimizin de stresi artıyordu. Bu konuda ilk okunanlar (sanırım sosyal medyada vs ilk karşımıza çıkan bu olduğu için) uyku eğitimi konusuydu. Neyse ki bu konuyu araştırıp düşünürken bile stresimin arttığını fark ettim de uygulamadım. Bu yolda karşıma ilk olarak "nyxuyku" çıktı. Uyku öncesinde bebeğimin sinir sistemi henüz gelişmeyen minik bir insan olduğunu, sakinleşme ihtiyacının olduğunu, bunun da sadece o anda kalarak yapabileceğimi öğrendim. Yeniden kendime döndüm ve uzun zamandır kafamın nasıl meşgul olduğunu, hiç anda kalamadığımı fark ettim. Yoga yapamadım ama uyuturken bir an önce uyusun, yemek yiyeyim düşüncesini bırakmaya ve bebeğime eşlik etmeye çalıştım. Yazdığım kadar kolay olmadı tabii. Kafamın karışıp yine uyku eğitimi araştırmalarına devam ettiğim zamanlar oldu. Bu zamanlarda ise çok şükür karşıma Oya Çanak ve instagramdaki yazıları çıktı. Emerek uyutmamın keyfine vardım. 

Şimdilerde ise herhangi bir anımda, zorluk yaşadığımda kafamda yoga pratiği yapıyorum. 
Yogaya başlarken meditasyon sırasında Arzu Rezzan hocamın cümleleri aklımdan geçiyor; "dışarıdaki sesleri fark et, bunları fark ederek, kabul ederek anda kalabilir miyim? ". Oğlum ile oynarken, uyuturken, gezerken ne yemek yapacağımı, birazdan uyuyunca hangi kalan işimi bitireceğim düşüncesi geldiğinde bunu fark ediyorum ve tekrar onunla oyun oynama hazzını yaşamaya çalışıyorum. Çalışıyorum diyorum çünkü her an bunu yeniden yapıyorum, başaramadığım çok zaman oluyor. Ama o an yapabileceğimin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Aynı yogada yaptığım gibi, tam olarak o pozu yapamayabilirim ama önemli olan o an neler hissettiğim ve o anın koşullarında en iyisini yapmaya çalışmam. Uyuturken uyudu diye başarı hissetmemeye çalışıyorum, uyuturken emzirmekten, kucağımda olmasından keyif almaya bakıyorum. Aynı şekilde, ek gıda sürecinde artık tabağı bitirmesine değil o süreçte nasıl bir iletişimimiz var, ona odaklanmaya çalışıyorum. Ve her geçen gün, bu ister uyku, ister ek gıda olsun bebeğimin her sürecinde görüyorum ki ufak ufak adımlarla çok daha güzel oluyor. Ben sadece ona uyum sağlamaya çalışıyorum. Tıpkı yogada bir asanayı her gün çalışıp sonra birden yaptığımı fark etmem gibi. O uyuduğunda ya da uyumak isteyip uyumadığında, yemek yediğinde ya da masadayken sadece bize eşlik ettiğinde durup düşünüyorum, savasanadaki gibi; "Bu süreçte neleri öğrendim, kendimi dinliyorum, stresli miydim, mutlu muydum, yoruldum mu?"

Bu yolda atacağım binlerce adım, öğreneceğim binlerce ders var biliyorum ve mükemmel değilim. Ancak kendime yaptığım en güzel şey neler hissettiğimin farkında olmam oldu. Örneğin, uyuyamadı ve sinirlendim, bunu fark ettikten sonra evet sinirlendim, biraz acıktım sanırım bu yüzden gibi farkındalık yaşadıktan sonra daha çabuk bebeğime dönebildiğimi anladım.

Acaba daha neler neler öğreneceğim bebeğimi büyütürken?








Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hamilelik Notları - 1

Hamilelik Notları - 2 : Hamilelikte Okuduğum Kitaplar